STEM, disiplinlerarası ve uygulamalı bir yaklaşımla bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik disiplinlerinde eğitim verme fikrini temel alan bir müfredattır. STEM eğitimi, dört disiplini ayrı ve ayrı konular olarak öğretmek yerine, gerçek dünya uygulamalarına dayanan tutarlı bir öğrenme paradigmasına entegre eder.
STEM eğitimini, geleneksel bilim ve matematik eğitimlerinden ayıran en önemli özellik, karma öğrenme ortamı yaratmasıdır. Böylece öğrencilere bilimsel yöntemin günlük hayata nasıl uygulanabileceği görülmüş olur. Öğrencilere sayısal düşünmeyi öğreterek problemlere karşı geliştirilen çözümlerin gerçek hayata uygulamasına odaklanır.
STEM eğitiminde öğrenciler “Bu bilgi hayatta ne işime yarayacak?” sorusuna cevap bulabilirler.
Her yaş grubu için STEM eğitimi mümkündür. Sırayla STEM eğitiminin yaşa göre nasıl değiştiğine bir bakalım:
İlkokulda STEM eğitimi
İlkokulda verilen STEM eğitimi, STEM alanları ve meslekleri hakkında farkındalık yaratmanın yanı sıra giriş seviyesi STEM derslerine odaklanır. Bu ilk adım, dört STEM konusunu birbirine bağlamak üzere soru sormaya ve gerçek dünyadaki problemlere dayalı öğrenme sağlar. Hedef, dersleri takip etmek isteyen öğrencilerin ilgisini artırmaktır, çünkü bu dersler genellikle zorunlu değil. Ayrıca, bu yaşlarda öğrenciler, okulda edinilen STEM bilgilerini okul dışında da kullanmaya teşvik edilir.
Ortaokulda STEM eğitimi
Bu aşamada dersler daha detaylı ve zorlayıcı hale gelir. STEM alanları ve mesleklerine dair farkındalık yaratmaya devam edilirken, akademik gereklilikler de farkındalık kapsamına alınır. Öğrencinin STEM alanlarında kariyer seçeneklerini keşfetmesi genellikle bu döneme rastlar.
Lisede STEM eğitimi
Lise çağına geldiğimizde STEM dersleri çok daha zorlu ve detaylı bir şekilde uygulanmaya başlar. Bu dönemde dersler STEM alanına dair akademik bilgi vermenin yanı sıra istihdamı da gözetir. Lisede STEM eğitimi alan öğrenciler daha sonraki lisans eğitimine hazırlanır ve hangi alanda çalışmak istedikleri üzerine karar verme aşamasına girerler. Okul dışında STEM fırsatları hakkında bilgi sahibi olurlar.
STEM eğitimi neleri değiştirebilir?
Öğrencilerin ilgisini derse çekmek için gerçekten önemli olanın ne olduğunu fark etmelerine yardımcı olmak gerekiyor. Çocuklar da dahil olmak üzere insanlar genellikle, hayatlarının bir parçası haline gelen konularla ilgilenmeye meyillidir. STEM eğitiminin, en büyük etkilerinden biri çocuklara eğitimin hayatla ne kadar ilişki içinde olduğunu göstererek onları motive etmektir. Kısacası çocuklar, STEM eğitimi sayesinde öğrenmeyi severler. Bu bütün değişimlerin başlangıcı olabilir!
Çocukların ilgisini öğrenmeye çekmişken, eğitim alanına yaratıcılık ve teknoloji dahil edildiği zaman binlerce sorun için binlerce çözüm ortaya çıkabilir. Bu noktada inovasyon kavramından bahsetmek kaçınılmaz hale geliyor. Çünkü burada ihtiyaçların karşılanması yolunda yenilikçi bakış açılarından söz ediyoruz.
STEM eğitimi, dezavantajlı grupların da çözüm aşamasına katılımını destekleyerek toplumsal düzeyde eşitlik sağlamayı önemli görür. Böylece, farklı sosyo-ekonomik koşullara sahip çocuklar ve gençler bir arada çalışma şansı bulur. Dezavantajlı çocuklar, hem kendilerinin hem diğer insanların hayatlarındaki sorunları ortadan kaldırmak için aktif katılım sağlayabilir.
Diğer taraftan günümüzde, bir ülkenin gelişmişlik düzeyi kalifiye kişi sayısı, eğitim düzeyi, ekonomik durum gibi verilere göre belirlenir. STEM eğitimi, bu verilerin her birini ülkemizde de üstlere taşımak için önemli bir avantajdır. Dünya çapında tanınan buluşlar ve keşifler sayesinde Türkiye’nin diğer ülkeler arasındaki konumunun önemli ölçüde yükselişi kaçınılmazdır. Bilim ve teknoloji alanlarında gelişmiş ülkelerle rekabet edebilmemiz için STEM önemli bir adım olarak karşımıza çıkar.
Ülkemizdeki kişilerin her biri edindiği bilgiyi daha aktif ve işlevsel olarak kullandığı zaman hem bireysel hem de kitlesel gelişimin önü açılmış olur. STEM eğitiminin yapacağı en büyük değişim de bu “birlikte yükselme” ve “birlikte güçlenme” durumudur.