Gitgide artan dünya nüfusu ve tüketim bilinciyle birlikte bu yoğun talebe cevap verebilecek alternatif yöntemler revaçta, bunlardan biri ise robotik biliminden faydalanarak daha doğa dostu ve basit yollar ile tükettiğimiz gıdayı üretmek. İklim değişimi, kimyasalların kullanımı ve su tüketimi gibi unsurları da göz önünde bulundurarak ve yüksek kaliteli tarım mahsulleri elde etmeyi amaçlayarak geliştirilmekte olan bu yeni tarım stili ise geleceğe doğru olan gidişimizde oldukça büyük bir iz bırakacak gibi görünüyor.
Üretilen mahsullerin bakımını yapmak ve onları toplamak için tamamen otonom robotlar gerekli. Bu robotların yapılacak her bir işi ayrı değerlendirebilmesi ve gerekli hareketleri sergilemesi için dikkatli bir şekilde tasarlanması gerekiyor. Seralar gibi kontrollü ortamlarda bunu yapmak elbette daha kolay ama bir tarlada bu robotların hareketlerini ve güvenliklerini kontrol etmek daha güç olabilir. Bunu daha güvenli hale getirmek ve dikkatli bir denetim sağlamak için çeşitli sensörlerden ve GPS teknolojisinden faydalanarak gereken otonomluk ve güvenlik kolayca sağlanabilir. Bu teknolojik gelişimlerin ne kadar hızlı ilerlediğini ve hatta şu anda bile çeşitli alanlarda kullanılıyor olmaları ise tarım robotlarının yakın geleceğinin ne kadar parlak olduğuna dair bir gösterge olarak değerlendirilebilir.Teknolojinin ve tarım robotiğinin gelişmesi ile önümüze sunulan kolaylıklar ise hem sofralarımıza gelen mahsullerin kalitesinin artmasında, hem de tarım ve hayvancılığın tekrar canlanmasında büyük bir rol oynayarak bizler için daha parlak bir geleceğin işareti olabilir.