Arduino programları geçmişten günümüze kadar ciddi bir gelişim gösterdi. Arduino, en basit şekilde elektronik bir beyin olarak tanımlanabilmekte. Arduino, özellikle son yılların en gözde alanları arasında yer alan “Maker” dünyasının başlıca ögeleri arasında yer alıyor. 

Konuyu biraz açacak olursak Arduino; “kodlama” veya “elektronik” ile ilgili herhangi bir tecrübeye sahip olmayan herkes için kolayca erişilebilen donanım ve yazılım kombinasyonudur. Buna karşın elektrikli bir bileşenden daha fazlasını ifade eden Arduino, özellikle gençlerin programlama ve kodlama konusunda kendilerini özgürce geliştirebilecekleri açık kaynak platformudur. Son yıllarda eğitim dünyasında da kendisine yer bulmaya başlayan programlanabilir Arduino devreleri, öğrencilerin kod yazma ve elektronik konusundaki becerilerini önemli ölçüde geliştirmelerine olanak sağlıyor. 

Kendisine ait programlama kartı ve güç devresi bulunan Arduino devre kartları, kullanım alanlarına göre farklılaşabiliyor. Uno ve Mega en çok tercih edilen Arduino devreleri olduğu gibi hafızaları, giriş ve mikrodenetleyici sayılarına göre farklılıklar taşıyorlar. Kendi içerisinde yer alan programla kartına sahip olan Arduino devreleri, USB ile bilgisayara bağlayarak harekete geçirilebiliyor. 

Dünden Bugüne Arduino Programları: Arduino Gelişim Süreci 

Arduino programları daha iyi anlayabilmek için Arduino gelişim sürecine bakabiliriz. 2001 yılında, Casey Reas ve Ben Fry, kod yazarak gerçekleştirmek istedikleri sanatsal projeler için hızlı, görsel odaklı programlara izin veren Java tabanlı bir programlama dili olan “Processing” kullanmaya başladılar. Bu kapsamda, Processing programlama dili, diğer programları “skeçler” olarak ifade eder.

Processing’in geliştirilmesinden kısa bir süre sonra, yazılımın basitliğinden ilham alan İtalya’da yer alan Interraction Tasarım Enstitüsü Ivrea’da bir öğrenci olan Hernando Barragán, “Wiring” adlı bir dil yarattı. Wiring ile sanatçılar ve tasarımcılar için interaktif elektronik tasarım oluşturma sürecini basitleştirme amaçlandı.

Bu gelişmelerden birkaç yıl sonra Massimo Banzi, David Mellis ve David Cuartielles, Barragán’ın çalışmalarından yola çıkarak “Arduino” adıyla kendi platformlarını yarattılar. Bu yeni kart insanların, elektronik ve kodlama ile kafalarında oluşturdukları projeleri hızlı bir şekilde prototipleştirmelerine olanak tanırken; basit, kolay ulaşılabilir ve maliyet olarak çok fazla külfet oluşturmayan yapısıyla hızlı bir şekilde kabul görmeyi başardı. Bu noktada Arduino, özellikle Maker hareketi ve endüstri tarafından desteklenirken, bu konuda yapılan konferanslar, öğretici blog makaleleri ve videolarla teknolojinin tabana yayılması sağlandı. 

Limitleri Belirlemek Size Kalmış

Arduino ile yanıp sönen LED ışık sistemleri gibi basit Arduino projelerini hayata geçirebileceğiniz gibi yeni nesil teknolojilerden yararlanarak çok daha komplike Arduino projeleri geliştirebilirsiniz. 

Özellikle giyilebilir ve 3 boyutlu baskı teknolojilerden yararlanarak hayal gücünüzün sınırlarını zorlayabilirsiniz. Daha komplike Arduino devreleri kullanarak, biyonik uzuvlar geliştirebileceğiniz gibi kendinize müziğin ritmine göre yanıp sönen bir kask geliştirebilirsiniz. Geliştireceğiniz uzuvlar sayesinde dünyanın dört bir yanında engelli insanlara umut ışığı olabilir, bir çok insanın hayatına yeni anlamlar katabilirsiniz. 

 

 
Bültenimize Abone Olun

Bültenimize Abone Olun

Aba Innolab bültenine abone olarak güncellemelerden ilk önce siz haberdar olun.

Aboneliğiniz Alındı