Geleneksel yöntemler, sürdürülebilirliği daha az kağıt kullanmak veya güneş panelleri kullanmakla sınırlandırıyordu. Ancak bugün sürdürülebilirlik farklı bir anlam kazandı. Artık şirketler, tedarik zincirlerine ve tedarikçilerinin davranışlarına yönelik de sürdürülebilir bir yaklaşım sergiliyor. Daha ileri seviyede ise sürdürülebilirlik tüketim zinciriyle ilgileniyor.
Sürdürülebilir çalışma modeli, temel olarak işletmenin gelecekte de faaliyet göstermeye devam edeceği anlamına gelir. Bu nedenle de işletmelerin kar elde etmeye ve müşterilerin satın almak istediği pazarlara ve ürünlere erişim sağlamaya devam etmesi gerekir.
Kısa vadeli karları en üst düzeye çıkarmanın cazibesi olsa da, bu, müşterileri doğrudan ya da dolaylı olarak üzüyorsa ya da çevreye verilen zararı içeren çalışma ortamı üzerinde olumsuz etkisi olan herhangi bir şey yapmıyorsa, sürdürülebilir değildir.
Kısa vadeli kârı en üst düzeye çıkarmak avantajlı gibi görünse de, bu odakta stratejiler belirlemenin sürdürülebilir olmasının garantisi yoktur. Sorumluluk sahibi bir işletme, faaliyetlerinin finansal, çevresel ve sosyal olarak sürdürülebilir olması için meseleye çok yönlü yaklaşmalıdır.
Sürdürülebilirlik hangi alanlarda gerçekleşir?
Sürdürülebilirlik, işletmelerin tüm organizasyonuyla ilgilidir. Her bir departmanın bu konuda üstlenebileceği görevler vardır. Bu aşamada yapılması gereken en önemli şey, herkesin üzerine düşen görevi belirlemek ve bu görevin önemini anlatmaktır.
PwC’nin müşteri ve pazar müdürü Sunil Patel, bu konuda şunları söylüyor:
“[Sürdürülebilirlik] her alanda ortaya çıkabilir ve sadece kaynak tüketimiyle ilgili değildir. Finansal sürdürülebilirlik düşünülürse, yüksek performanslı şirketler yatırım stratejisi ve piyasa farklılıkları gibi maliyetleri birbiriyle ilişkilendirir. Bu işletmeler, herhangi bir seviyede gerçek bir fark yaratabilecek konulara odaklanmaktadır.”
Başlangıç aşamasında, ürünler ve hizmetleri harmanlayarak değer katmak önemli bir adım olabilir. Bu süreçte tüm satınalmalarda geri dönüşüm sağlanabilir ya da onarılabilir malzemeler tercih etmek önemli bir başlangıçtır.
Daha sürdürülebilir sonuçlar verebilecek potansiyele sahip, kaynakları iyi yönetmekten sıfır atık elde etmeyi amaçlayan döngüsel modellere kadar çok sayıda iş modeli var. Toplum tabanlı üretim ve tüketime odaklanan bir yerelleştirme modeli ta da biyoçeşitlilik koruması, etik ticaret ve insan haklarını dikkate alan yönetim modelleri de tercih edebilirsiniz.
Seçim yaparken bu modellerden yalnızca birini seçmek zorunda olmadığınızı bilmeniz önemli. Farklı modelleri bir arada kullanarak mümkün olduğunca kapsamlı ve kapsayıcı bir strateji belirleyebilirsiniz.
