Yapay zekâ herhalde günümüzde en çok konuşulan teknoloji konularının başında geliyor. Başlangıçta beynimizin çalışma sisteminden ilham alınarak geliştirilen yapay zekâ bugün farklı bir noktaya geldi. Artık nörobilimcilerin, beynimizin nasıl çalıştığını anlamak üzere gerçekleştirdikleri araştırmalara yardımcı oluyor.
İnsanlar yıllarca insan beynine dair bilinenleri kullanarak, yapay zekâyı çok ileri bir seviyeye taşımayı başardı. Bir anlamda yapay zekâ, borcunu ödüyor diyebiliriz. Başta tahmin edilenden çok daha fazla insan beynini taklit eden yapay zekâyı gözlemlemek, araştırmacıların insan beyninin gizemlerini çözmelerine yardım ediyor. Psikoloji profesörü Daniel Yamins, “Ortada gerçek bir bağlantı var” diyor ve kendisinin de yer aldığı Stanford Nörobilimler Enstitüsü’nde bu bağlantıdan faydalanıyorlar.
Belki de en iddialı projede, Yamins ve Nick Haber, bebeklerin oyun dünyasında dünyayı nasıl öğrendiklerini araştırıyor. Bebekler – aslında basit bilgisayar simülasyonları – sadece merakla motive olur. Nesnelerle hareket ederek ve nesnelerle etkileşime girerek, dünyalarını keşfederler, ne olacağını görmek için toplara vurarak ya da sadece kafalarını çevirerek öğrenirler. Aynı zamanda, model dünyanın hangi kısımlarının anlamadığını tahmin etmeyi öğrenir, sonra bunları anlamaya çalışır.
Bilgisayar simülasyonu hayatla başlarken dünya hakkında hiçbir şey bilmemekle birlikte, sonunda farklı nesneleri nasıl kategorize edeceklerini anlar. Bebeklerin nöral aktiviteleriyle doğrudan karşılaştırmaları için erken olsa da model; araştırmacıların, bebeklerin çevreleri hakkında bilgi edinmek için nasıl kullandıklarını daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir.
Bu bağlantının, beyne dair teoriler üretmede, beynin dünyayı nasıl algıladığını ve bir görevden diğerine geçerken nasıl etkilendiğini çözmede işe yarayabileceği öngörülüyor. Yamins, “Dünyaya dair duyusal izlenimiz olduğunda, buna göre bir karar vermeye çalışırsınız. Biz, karar verme, karar vermeyi öğrenme ve duyusal sistemler, karar verme ve bellek arasında oluşturulan arayüz hakkında modeller yapmaya çalışıyoruz.” diyor.
Yapay zekâ, beynin fiziksel düzeni ile ilgili bir bulmacayı çözebilir
Yapay zeka, beynin fiziksel düzeni ile ilgili bir bulmacayı çözmeye yardımcı olabilir, diyor nörobilim alanında lisansüstü bir öğrenci olan Eshed Margalit. Bebeklerin beynindeki görme devreleri geliştikçe, farklı türdeki nesnelere yanıt veren spesifik bantlar – patches- (nöronların fiziksel kümeleri) oluştururlar. Örneğin, insanlar ve diğer primatlar, yüzlere baktıklarında neredeyse tamamen aktif olan bir yüz bandı oluştururlar.
Margalit, beynin bu lekeleri neden oluşturduğunun tam olarak bilinmediğini söylüyor. Örneğin, beyin yüzleri tanımak için bir yüz bandına ihtiyaç duymaz. Ancak, daha önce nesne tanıma görevlerini çözen Yamins gibi yapay zekâ modellerine dayanarak, “şimdi bu mekansal yapıyı modellemeyi deneyebilir ve beynin neden bu şekilde yapılar ortaya koyduğunu ve bir organizmaya ne gibi avantajlar sağlayacağı hakkında sorular sorabiliriz” diye ekliyor Margalit.
Kaynak: https://news.stanford.edu/2018/05/04/deep-learning-comes-full-circle/